Romanya’da Cadılar İnternetin Gücünden Nasıl Yararlanıyorlar?
Çeviri: Elif Yalçın
“Benden sonra tekrar et! İstediğim kişiyi elde edebilmek için...”
Romanyalı cadılardan oluşan bir aile, aşk büyüsü için başvurmuş Hintli müşterilerine görüntülü arama yoluyla bu şekilde ritüel yaptırıyorlar.
Bu seans, Bükreş’in 15 km kuzeyindeki bir arka bahçede bir ailenin dekore edilmiş kulübelerinde çevrimiçi gerçekleştirdiği birçok görüşmeden biriydi. Bu çevrimiçi seansları, takipçi topladıkları Facebook hesaplarındaki canlı yayınlarla değişimli olarak yapıyorlar.
20 yaşındaki cadı Cassandra Buzea “Gerçekten güçlü bir cadı sorunları uzaktan da çözebilir. Büyüyü yapan telefon veya Facebook değildir. Söylediğimiz sözler, yaptığımız ritüellerdir ve ritüelin işe yaraması için birbirimizin gözlerinin içine bakmamız yeterlidir,” diyor.
Cadılar Güneş batarken büyü yapıyorlar. Fotoğraf: Virginia Lupu
İnternetin gücü Romanyalı kalabalık cadı topluluğunun kadim pratiklerini yavaş yavaş sanal ortama taşımalarına izin verdi.
Büyü, Doğu Avrupa’da uzun zamandır bir halk adeti olarak görülüyor ve bölgedeki yaklaşık 4.000 cadı Avrupa, Asya ve Amerika’dan müşteriler çekmeye devam ediyor.
Aile işi olan büyücülüğü kızı Buzea’ya öğreten Mihaela Minca, “Hiçbir şey değişmedi. Büyü aynı büyü fakat şimdi diğer ülkelerden müşterilerle bağlantı kurmak bizim için daha kolay,” diyor.
Aşk, Sağlık, Para
Ne kadar kazandıklarını açığa vurmasalar da tarot falı bakmanın 50 avrodan başladığını söylüyorlar.
Özel ritüellerin çoğu aşk, sağlık veya para ile alakalıdır ve son haftalarda sayıları yüzlere ulaşmıştır.
Cadılar ayrıca son zamanlarda dikkatlerini politikaya verdiklerini ve yolsuzluk karşıtı gösterilere katıldıklarını söylüyorlar.
Minca, Avrupa ve Amerika’nın çeşitli yerlerinden dokuz cadı ve büyücüyle çevrimiçi bağlantı kurarak rüşvetçi olarak gördükleri meclis üyelerine kara büyü yapmaya çalıştıklarını anlatıyor.
Denizaşırı meslektaşlardan oluşan grup, aynı anda çevrimiçi kitlesel bir ritüel gerçekleştirdi ve bu ritüel yayımlandı. Minca, “İşlerini yapmayanlar, kötü niyetli olanlar konumlarını kaybedecek ve sağlık sorunları yaşayacaklar,” diyor.
Mayıs’ta gerçekleşecek olan Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde internetin küresel gücünden bir kez daha yararlanmayı planladıklarından da bahsediyor.
“Bu ritüeli Mayıs’ın 25’inde devam ettireceğiz. Romanya Hükümeti’ne karşı tesirli bir ritüel yapacağız, böylece 26 Mayıs’ta Avrupa seçimleri gerçekleşirken ülkenin iyiliği için büyümüzü yapacağız.”
Çevirenin notu
Romanya’da 1947-1989 yılları arasında komünist ideoloji hâkim olmuştur. Bu dönemde Marksist-Leninist çizgideki devlet, ülkede ateizmin yayılmasını desteklemiştir. Dönemsel olarak çeşitli yumuşamalar olsa da genel politika bu yönde olmuştur. (Lucian N. Leustean, “Between Moscow and London: Romanian Orthodoxy and National Communism, 1960-1965", The Slavonic and East European Review 85/3, Temmuz 2007).
Romanya’da ve Doğu Avrupa’da yakın zamanlara kadar var olan inanç karşıtı politikalara rağmen büyü bile olsa ritüel ve doğaüstüne olan bu ilginin varlığı dikkate alınması gereken bir olgudur. Bu durum bana din sosyoloğu Prof. Rodney Stark’ın “Seküler devletler dinin kökünü kazıyamazlar... Dinin kökünü kazımaya ne kadar çok çalışırlarsa karşılarında o kadar çok dini başkaldırı bulurlar... Lenin’in bedeni belki sırça katafalkta sergilenebilir. Ama hiç kimse onun Marks’ın sağında, hatta solunda oturmak için göğe yükseltildiğini düşünmez. Volga Nehri üzerine kurulan barajlar insanlara evrenin anlamını anlatamaz. Dahası, baskıcı devletler bireysel mahrumiyetleri arttırdıkça dini uyaranlar kıvılcımlanır. Belki de din, hiçbir vakit, yeraltına indiği zamanki kadar güçlü olmaz.” ifadelerini hatırlatmıştır. (Rodney Stark, “Toprağın Bol Olsun Sekülerleşme”, Kutsalın Dönüşü 21.Yüzyılda Dinin Geleceği, ed. Ali Köse, İstanbul: Timaş Yayınları, 2014, 86-87.)
Kaynak: Reuters